Boyun ağrılarını rahatlatıyor diye yapılan boyun kütletme olarak da bilinen zorlayıcı boyun hareketi boyun fıtığına neden olabilir.
Boyun, baş ile vücut arasındaki bağlantı kısmına denir. Başımızı destekler ve başın farklı yönlere hareket etmesini sağlar. Kafadan başlayıp gövdeye geçen büyük damarları, omuriliği, kola giden sinir liflerini içerir ve bu yapıları korur.
Krepitus veya krepitasyon, eklem hareketleri sırasında iki yüzeyin birbirine sürtünmesiyle ortaya çıkan çatlama, patlama, çıtırdama veya tıkırdama şeklinde duyulabilen seslerdir. Bu sesler ve duyumlar boyunda da görülebilir. Birçok insan boyun kütletmeyi (krepitasyon) deneyimlemiştir. Örneğin, arabayı geriye doğru sürmek için başı geri çevirirken boyundan gelen çıtırdama sesini duymak veya hissetmek gibi.
Boyun kütletmek genellikle ağrısızdır ve tipik olarak ciddi bir durumun habercisi değildir. Bununla birlikte, kütletmek ağrı veya travma sonrası diğer rahatsız edici semptomlarla beraber ortaya çıkarsa boyun fıtığı gibi ciddi bir tıbbi durumu gösterebilir.
Boyundaki faset eklemler, omurganın arka yüzeyinde yer alan ve omurları birbirine bağlayan eklemlerdir. Her kemiğin ucunda kıkırdak adı verilen pürüzsüz ve kaygan bir yüzey vardır. Faset eklemin içinde, eklemleri yağlayan sinoviyal sıvı bulunur. Bitişik omurların önünde intervertebral disk adı verilen başka bir bağlantı vardır. Omurgadaki yapılar birlikte hareket ettiğinde ses çıkması durumunda boyun krepitusunun meydana geldiği düşünülmektedir.
Bu faktörler, şimdiye kadar elde edilen kanıtlara ek olduğu için krepitusa katkıda bulunabilir. Sağlıklı tendonların ve bağların da çıtlama veya kopma sesleri çıkarması da mümkündür.
Boyun krepitusu bu faktörlerin herhangi birinden kaynaklanabilir veya bazı durumlarda bu veya diğer faktörlerin bir kombinasyonu olabilir. Ayrıca, krepitusun vücuttaki herhangi bir hareketli eklemde ortaya çıkabileceği de unutulmamalıdır (dizler ve omuzlar gibi).
Boyun krepitusu genellikle ağrısız olmakla birlikte bazen donuk ağrılardan keskin ağrılara kadar ve çeşitli derecelerde boyun sertliği veya boyun ağrıları da gözlemlenebilir.
Boyun kütletme ile ağrı çeken insanlar, boynunun çıtlama ve gıcırdama sesleriyle ilişkili olarak daha fazla olumsuz düşünceye ve strese sahip olabilirler. Bu olumsuz düşünceler insanların davranışlarını gereksiz yere değiştirmelerine ya da boynunda ciddi yapısal hasarlara sahip olduğu düşüncesine kapılmalarına neden olabilir. Yapılan bir çalışmada ağrılı diz krepitusu olan katılımcıların diz çatırdama seslerinin erken yaşlanmayı tetiklediği endişesi duyduklarını ve sesleri çıkarmamak için hareketlerini değiştirmeye çalıştıkları gözlemlendi. Benzer sonuçlar boyun ağrısı ve krepituslu insanlar için de geçerli olabilir.
Boyun kütletme her yaşta ortaya çıkabilir, ancak kişi yaşlandıkça ortaya çıkması daha olasıdır. Boyun çıtlama ve gıcırdama seslerinin sıklığı büyük ölçüde değişebilir. Bazı insanlar ayda birkaç kez boyun krepitusu yaşayabilirken bazıları her gün veya gün boyunca boyun hareketleriyle yaşayabilirler.
Boyun krepitusunun daha sık görüldüğü dönemler olabilir. Örneğin, boyun çıtlaması ve gıcırdaması birkaç gün boyunca sık sık ortaya çıkar ve sonra kaybolabilir. Ancak faset eklem osteoartritine bağlı eklem gıcırdamasının olduğu durumlarda, boyun çıtlama ve gıcırdama seslerinin hareketlerle sık sık ortaya çıkması ve gitmemesi daha sık gözlemlenen bir durumdur.
Artrit ile artan boyun çıtlama ve gıcırdama sesleri meydana gelebilir fakat boyun kütleme artrite yol açabileceğini gösteren hiçbir bilimsel kanıt yoktur. Yaşlandıkça, kemiklerin dejenerasyonuyla beraber kütleme ve gıcırdama sesleri daha fazla hissedilme eğilimindedir.
Boyun kütletme ve gıcırdaması durumunda ağrı, sertlik veya diğer ilgili semptomlar eşlik ederse, bir doktor tarafından kontrol edilmesi gereken altta yatan bir tıbbi durumu gösterebilir.
Bir kişi boyun krepitusu yaşıyorsa ve ağrı eşlik etmiyorsa seslerin nedeni bulunamayabilir. Boyun krepitusuna ağrı eşlik ettiği durumlarda bile, odak seslerin kesin mekanizmasını belirlemek yerine ağrının nedenini bulma ve tedavi etme yöntemi izlenir.
Boyun çıtlama veya gıcırdama sesleri ilk fark edildiğinde, servikal omurgada bir sorun olup olmadığını merak etmek normaldir. Genel olarak, aşağıdakilerden herhangi birine eşlik eden boyun krepitusu durumunda doktora başvurulmalıdır:
Tek başına boyun krepitusu büyük olasılıkla bir sağlık sorununa işaret etmez. Bir kişi, ağrı veya başka rahatsız edici semptomlar olmasa bile, sık sık boyun sesleri konusunda aşırı endişe duyuyorsa zihin huzurunu geri kazanması için bir doktora görünmesinde fayda vardır.
Bazı insanların düzenli olarak boyunları gergindir ve alışkanlıkları nedeniyle veya duruş bozukluğundan kaynaklı olarak terapötik rahatlamaya ihtiyaç duyabilirler. Bu nedenle, insanların sürekli olarak boynu çıtlatmanın eklemleri yıpratabileceğini ve artrite neden olup-olmayacağını merak etmesi yaygındır. Mevcut tıbbi literatür, parmakları sık çıtlatmanın bu eklemlerde artrit riskini artırmadığını göstermektedir. Boyun eklemi çıtlatmanın sakıncasının olup-olmadığı araştırılmamıştır. Ancak şu anda boynu kasıtlı olarak kütletme artrit riskini arttırdığını gösteren hiçbir kanıt yoktur.
Oldukça nadir olmakla birlikte boyundaki vertebral arter hasarı olabilir. Servikal omurganın belirli manipülasyon tipleri felce neden olabilir. Standart bir önlem olarak boyun çıtlatması sonrası ağrı, baş dönmesi, uyuşma, karıncalanma veya diğer rahatsız edici semptomlar gibi belirtiler yaşayan herkes derhal bir uzmanına danışmalıdır.
© Habib Bostan. All RIghts Reserved.
Değerli Hastalarımız:
COVID-19 Nedeniyle Kliniğimizde Aldığımız Önlemler Salgını Nedeniyle Aldığımız Önlemler COVID-19 (Koronavirüs) Salgını nedeniyle korunma amaçlı önlemler alarak hastalarımızı tedavi etmeye devam etmekteyiz. Çünkü siz değerli hastalarımızın sağlığı bizim için çok önemlidir.
Kliniğimizde aşağıdaki önlemleri almaktayız. Randevu aşamasında hastalar öncelikle ateş, öksürük, boğaz ağrısı gibi solunum yolu enfeksiyonu şikayetleri açısından sorgulanmakta, şikâyeti olan hastalar salgın döneminde kliniğimize kabul edilmemektedir. Aynı anda birden fazla hastanın karşılaşmasını önlemek için randevu saatleri her hasta için 30 dakika olarak ayarlanmıştır. Hastalarımızın yanında refakatçi olarak en fazla 2 kişi kabul edilmektedir.
Bütün hasta ve hasta yakınlarının maske takması gerekmektedir. Bekleme alanlarında sosyal mesafeye dikkat edilerek oturulması sağlanmaktadır.
Muayenehanede her gün günlük olarak yüzeyler ve bütün kapı kolları antiseptik temizleyiciler ile temizlenmektedir.
Aldığımız önlemler sizlerin sağlığı içindir. Salgının kontrol altına alınması ve daha fazla yayılmaması için herkes tarafından bu dönemde kurallara uyulması son derece önemlidir. Sağlığınız ve sağlığımız için kurallara uyalım.
Sağlık dolu günlerde buluşmak üzere…
Randevu için Mesajınızı Yazabilirsiniz